Skip to content

Veri Doğruluğu Neden Önemlidir?

accuracy

Veri, her şirketin temelini oluşturuyor. Öyle ya da böyle, şirketinizin verileri işlemesi gerekiyor. Bu anlamda veri doğruluğu, verilerin kullanışlı olabilmesi için büyük önem taşıyor.

Şirketinizin tüm faaliyetini etkileyen veri doğruluğu, karar verme sürecinizle doğrudan bağlantılı olduğu için ileriye dönük stratejilerinizi belirliyor.

Bu nedenle verilerin doğruluğunun sağlanması işinizin başarılı olabilmesi için kritik önem taşıyor.

Veri Doğruluğu Nedir?

Veri kalitesinin temel standartları arasında yer alan veri doğruluğu, verinin gerçeklikle tutarlılığını ifade eder. Veri ne kadar gerçeğe uygunsa o kadar doğrudur. Doğru verinin, iş alanınız için gerekli olan enformasyonu gerçeğe uyumlu şekilde yansıtması gerekir.

Bu aynı zamanda verilerin hatasız olduğu; veri kaynağının güvenilir ve tutarlı olduğu anlamına gelir. %100 kesinlikte bir gerçekliğe ulaşmak mümkün olmasa da optimuma ulaşmayı hedeflemelisiniz.

Doğru veri; tahmin, planlama, program bütçeleme, strateji geliştirme ve buna benzer her faaliyet için önem taşıyor.

Veri doğruluğu aynı zamanda bütünlüğü, geçerliliği ve tutarlılığı da içeriyor. Veriler yanlış, eksik ve güvenilmez ise hedefleriniz, planlamalarınız ve geleceğe yönelik içgörüleriniz sizi başarıya ulaşmaktan alıkoyabilir. Yanlış veriler kritik dönemeçlerde yanlış kararlar vermenize neden olabilir.

Örneğin, bir araştırmaya göre, veri yöneticilerinin %70’i yanlış tahminlerin kendilerinin ve şirketin itibarı için bir tehlike olduğunu düşünüyor. Ve yanlış tahminler genellikle yanlış verilere dayanıyor.

Bu nedenle, veri doğruluğu işinizin bel kemiğidir; buna dikkatle odaklanmalısınız.

Doğruluk İlkesi

Doğruluk ilkesi, Genel Veri Koruma Yönetmeliği’nde (GDPR) veri işlemenin dördüncü ilkesidir.

GDPR ilkesi, verileri toplayan ve işleyen şirketlerin, verilerinin doğru olduğundan emin olmaları gerektiğini vurgular. Ayrıca şirketler, verilerin edinildiği enformasyonu doğru tutmak için belli politikaları benimsemeli ve bunları uygulamalıdır.

Doğruluk ilkesinin bir parçası olarak, kişiler düzeltme ve silme haklarını kullanmayı talep edebilirler. Bu nedenle şirketlerin, kişilerin bu haklarını kullanabilmeleri için gerekli koşulları sağlaması gerekiyor. Bu ilke verileri güncel ve güvenilir tutarken aynı zamanda veri güvenliğini de sağlıyor.

AB Veri Koruma Yasası Kapsamında “Doğruluk” Ne Anlama Geliyor?

AB Veri Koruma yasası, verilerin doğru sayılması ve güncel tutulması için koşulları belirliyor. Burada “doğruluk”, yanlış, yanıltıcı bilgi içermemek anlamına geliyor.

Genel anlamda AB Veri Koruma kanunu, doğruluğu sağlamak için şirketlere şu noktaları şart koşuyor:

●       Şirketler, kişilerden topladıkları verilerin doğruluğunu sağlamak için sorumluluk almalıdır.

●       Şirketler bireylerin düzeltme ve silme hakkını tanımaları gerekir.

●       Ayrıca, bir yanlışlık fark edildiğinde mümkün olan en kısa sürede hatalı veriler silinerek veya düzelterek veriler doğru tutmalıdır.

●       Verilerin doğru tutulduğundan emin olmak için bilgiler periyodik olarak güncellenmelidir.

Burada bir not düşülebilir: Yasa, kişisel veri ile geçmiş veri arasında önemli bir ayrım yapıyor. Kişisel bilgilerin değişmesi, verilerin doğruluğunu etkiler. Bu nedenle, doğruluğu korumak için verileri güncellemelisiniz. Fakat geçmiş veriler eski ve güncel verileri birlikte kapsayabilir, ikisini de içerebilir. Dolayısıyla bazı bilgiler, kişisel veriler için yanlış olabilir, ancak yine de geçmiş veri çerçevesinde doğru kabul edilir.

Kişisel Veriler Her Zaman Güncel Olmak Zorunda Mı?

Bu sorunun cevabı genel anlamda evettir. Şirketler, sahip oldukları kişisel verilerin güncel ve doğru olduğundan emin olmalıdır. Yine de bu konuda, verinin işlevi ve hangi amaçla kullanıldığı belirleyicidir.

Bilgileri doğruluk gerektiren faaliyetler için kullanırsanız, kişisel veriler güncel olmalıdır. Aksi takdirde, veriler yanlış ve dolayısıyla yanıltıcı olacaktır.

Örneğin, şirketiniz bir kişiye fiziksel olarak ulaşmayı hedefliyorsa, adres bilgileri de dahil olmak üzere kişisel verileri geçerli olmalıdır. Bu nedenle, adres bilgilerindeki herhangi bir değişiklik, periyodik olarak sorgulanmalı ve güncellenmelidir. Bu uygulama, verileri doğru tutarak aynı zamanda veri güvenliğini de sağlar.

Böylesi durumlarda verilerin güncelliği sizin için bir zorunluluktur.

Öte yandan, verilerinizi sürekli güncellemenizin gerekmediği durumlar da vardır. Örneğin, veri kaynaklarınızın güncel bilgilerine ihtiyacınız yoksa verilerinizin güncelliğini sürekli kontrol etmeniz gerekmez.

Mesela kişisel verileri yalnızca istatistik vb. araştırma amaçlı tutuyorsanız, kişisel verileri yalnızca geniş bir çerçevede edinmek sizin için yeterlidir ve verileri düzenli olarak güncellemek zorunda değilsinizdir.

Sonuç:

Veri doğruluğu, şirketinizin karar verme süreçleri ve tahmin stratejileri için hayati önem taşır.

Verilerin doğruluğunu korurken, gerektiğinde bilgileri güncellemeli ve bireylerin bilgilerini düzeltme ve silme haklarını kullanmalarını sağlayacak koşulları sunmalısınız. Böylece GDPR’nin tanımladığı biçimiyle doğruluk ilkesi, sizi yanıltmayan ve şirketinize zarar vermeyen, işlevsel, güvenli ve değerli verilerinizin temelini oluşturur.